Akbil değil ki doldurasın
Esnaf lokantasında ekmeğini banmak
için seslenirsin; “suyundan da koy usta”.Frenkçesi
“sos”bu tatlandırıcı karışımın. Ergin Ataman’ın Milli takımının sosu/saha
lideri eksik. Hatta yok. Her şey dâhil tatil köyü açık büfesi gibi. Karnın
ve gözün tıka basa doyar ama tat alamazsın. Carlos Arroyo gibi saha içi
performansıyla kendini kabul ettirebilecek kalibrede adamı yok eski devlerin. Geçmişte
Hidayet,İbrahim Kutluay gibi gibi,
horozların çokluğundan yakınırdık şimdi bir tane yok.Kerem Tunçeri “gazman” belki olacak ama süre
alması bile su kaldırır. Kendilerini bile doldurmakta sıkıntı yaşayan Emir Preldzic ve Ender Aslan malum oyun kurmak yerine hafiften bozmayı yeğlerler.Guardların
böyle sallapatiyken pivotlarından bir Ardilas Sabonis gibi “tepeden bakıp oyun
kurabilecek adam”çıkarabilsen bari. O da mafiş. Ömer Aşık, gelirse Enes
Kanter, Oğuz Savaş,Fulkan Aldemir, Barış Hersek hepsi kendine Müslüman.Kerem Gönlüm boyalının pasını alır ama
nereye kadar?
Aşısı
yok bunun
İşin başından “acı”yı söylemek gene
bana düştü. Tuz ruhu değil
ki bu “takım ruhu”.Aşısı yok. Luiz Felipe Scolari’nin
psikoloğu Regina Brandao örneği dışarıdan
destek almak da “yaşam koçu” deneyimi yaşamış Ataman’a ters gelir. Üstelik “kendini
yerden yere atarak savaşçı model” oluşturan pompacı Ömer Onan’da yok.Onun yeni jenarasyon karbon kopyası, atletik çocuk
Doğuş Balbay fazla Amerikalı. Bireysel olarak hepsi hırslı
çocuklar. Daha öncede buna birçok kez gösterdiler, ispatladılar. Ama bu
defa bu hırsı “winner/ kazanan takım karakter”ine
dönüştürecek katalizör yok. Belki biraz Sinan
Güler ama daha kendini mahalleye kabul ettiremedi.Çeşme başında dolar mı? Meşhur,
vazgeçilmez Bormio kondisyon kampında oluşur mu? Gerçekten kuşkuluyum. Bunca
zaman Ersan İlyasova’nın ameliyetsız
geçirmeğe karar verdiği sağ ayak bileği sakatlığının nekahet devresinin gün be
gün takip edilerek Milli Takıma getirilememesinde de “yüksek idari hata”
olduğuna inanıyorum.Dünyanın vakti var ve ”hiçbir
şey için geç değildir.”
No comments:
Post a Comment