Yırtıcı mı yoksa kanadı kırık kuş mu?
Kendine göre haklı sebepleri vardır mutlaka sevgili Hidayet Türkoğlu’nun ama gelin onun Toronto Raptors (Toronto’nun yırtıcı kuşları)u Portland Trail Blazers(çığır açanlar)a bir avuç dolar fark için yeğlemesini gıyabında biraz irdeleyelim. Sana ne kardeşim elalemin tercihinden demeyin.“En pahalı Türk sporcu”olmasının ötesinde, yeni milenyumda Hidayet’e hep onunla eriyor veya ermiyoruz. Basketbol milli takımımızın temel direğinin önümüzde ki, son olduğunu kendisinin söylediği, beş yılı çok önemli bizim için. 2010’da Ülkemizde Dünya Şampiyonasında madalya almayı düşlerken Hidayet en iyi halinde olsun istiyorum.
Geçen sezon 54 maç kazanmış Portland’a görece,NBA Amerika dışında oynansa ne güzel olur fantazisinin yarattığı bir takım Toronto Raptors.Enternasyonel oyuncuları toplamasıyla ünlü.İspanyol milli oyun kurucu Jose Calderon,İtalyan pivot Andrea Bargnani, Hırvat guard Roko Ukic ile Amerikalı oyuncular Chris Bosh, Reggie Evans ile çaylak DeMar DeRozan takım arkadaşları olacak Hedo’nun. Shawn Marion,Avrupaya geri döneceği söylenen Anthony Parker ve Carlos Delfino gibi önemli oyuncular da vardı ama Hedo’ya 10 milyon$ bütçe yaratabilmek için onları serbest bırakıyor Kanada ekibi.
Tablo buradan bana şunu gösteriyor; Raptors giderek küçülerek kabuğuna çekiliyor aslında.Bu geçen sezon NBA kariyerinin tavanı yaşayan Hedo için bir çeşit geleceğini (parasal) teminat altına aldığı huzur evi seçimi oldu Kanada. Sırasıyla Sacremento Kings,Spurs ve Orlando Magic de boyalı alanı domine eden uzunlarla açık alan basketbolu oynamaya alışmış Hedo çok zorlanacak Raptors da. Kontratı beş yıl dense de hakları Raptors da olduğu için gelecek yıllarda takaslar yaşayabilir. Geçen yıllarda kariyerinde yarattığı katma değeri de bu seçimi ile riske attı. Raptors finalleri geçiniz konferans finalleri dahi oynayamayacağı için vitrinde pek ismine raslamayacağız Hidayet’in gelecek yıl.
Transfer operasyonunda Portland’a fiat arttırmak için Toronto kartı oynandı havası var ama ben gene de “milli basketbolumuzun kahramanı için Toronto son durak olmamalıydı” demekten kendimi alamıyorum.
No comments:
Post a Comment