ünal özüak yatsı da söner mi? Yarın BEKO Basketbol Ligi derbisi var. Fenerbahçe Ülker’in birleşim sonrası sanal rüyasının gerçeklik oranı Efes Pilsen karşısında büyük sınava çıkıyor. İkisinin de Lig ve Euroleague performansları evlere şenlik. Oyun düzenlerini oturtamadılar ve darmadağınık görüntü sergiliyorlar. Benetton Treviso karşısında Örs’in alameti farikası savunması dahi, bütün varyasyonlarına rağmen, beklenen etkiyi veremedi. Kampala’nın tek başına boyalı alan içi zorlamasıyla sayı yolları arayışı demode ve bugünün basketbolünde artık maç kazandırmaya yetmiyor. Açık alanda Solomon’un solosunu bıraktığı yerden Mrsiç devralıyor ve Fenerbahçe dışardan bireysel sayı arayışları mahkumu olarak sürdürüyor hucum sistemini. Hatlar arasında kopukluğu gidermede Hakan Demirel’in assist ve penetre basketbol anlayışı daha yararlı olur. Bu maç babadan kalma İbrahim ve Mirsat korakoru şekline gelecektir ve Fenerbahçe ancak bu formatta kazanabilir derbiyi. Efes’e tek üstün olduğu faktör 6.cı adamı, fanatik seyircisi Fenerbahçe’nin. Efes cephesinde’de Prkacin ile pota altında benzeri bir tıkanmışlık var ( sağ dipten sırtı dönük zorlamasını herkes ezber yaptı) ama onlar Ermal, Kerem ve Haslip ile pota altı hücumlarını zenginleştirme olanağına sahipler. Perşembe akşam ki Le Mans bozgunundan sonra psikolojilerini nasıl düzeltecekler bilinmez ama Mahmuti diğer uzunlarını pota altına sokma yolunu bu maçta mutlaka bulmalı yoksa kabusu katmerlenir.. Dış alan hücumunda Jenkins ve Nicholas’ın skora katkıları olmadığı maçlarda Cenk, Mustafa Abi, Barış ve Cüneyt alternatifleri yeterli sayı yazamıyor Efes hanesine. Oynatmamakla Jenkins’e değil kendine ceza veriyor Mahmuti...böyle bir lüksü yok bence. Cüneyt ile sırtı dönük potaya bakmadan top getirmeye çalışırken 24 saniyede topun elinde patlaması doğrusu hiç yakışmıyor Efes’e. Futbolun fanatik seyircisinin sinirsel yüklenmesi ve ortamı germesi yılların deneyimli takımı Efes’in dramı olur. Ne de olsa yıllardır alıştıkları Ülker çocuklar korusu yok karşılarında. Kızlarımız acaip iyiler... Bayan basketbolünde güzel şeyler oluyor..uzak kalmayalım. İlk kitabı Şizofren Kelimeler çok satan olan Ceren Ateş bizler için bayanları izlemeye aldı... ............................................ Avrupa kupalarında mücadele eden üç takımımız Fenerbahçe, Beşiktaş ve Botaş Spor 3de 3 yaparak bu haftayı galibiyet ile kapattılar. Fenerbahçe Euro lig’de deplasmanda Fransa’nın güçlü US Valenciennes Olympic takımını uzatmada 82-78 yenerek bu ligdeki ikinci galibiyetini aldı ve grupta şansını devam ettirdi. Beşiktaş EuroCup’daki ilk maçında Romanya’nın Olympia Club WB takimini 92-69 yenerken zorlanmadı. Beşiktaş kendi grubunun favorisi olarak maçlarına devam edecektir. Bir sene öncesine kadar kapatılmanın eşiğinden dönen ve geçen sene mütevazi bir bütçe ile Avrupa kupalarına katılmaya hak kazanan Cindirella takım Botaş ise uzun bir aradan sonra yer aldığı EuroCup’daki ilk maçını deplasmanda Bulgaristan’ın güçlü PBC CSKA Sofia takımına karşı oynadı. Maçtan Korel Engin’in 14 sayı 17 rebound ve Aylin Yildizoğlu’nun 17 sayı 4 asistlik mükemmel performansları ile 68-67 galip ayrılmayı başardı. Ceren Ateş Ömer Hayyam demiş ki.... Ne bilginler geldi, neler buldular/Mumlar gibi dünyaya ışık saldılar Hangisi yarıp geçti bu karanlığı/Birer masal söyleyip uyuya kaldılar Sanki bugün Beşiktaş ile Akatlarda oynayacak Galatasaray’ın koçu Sevgili Murat Özyer’in -yeni takımız uyuşamıyoruz-söylemleri üzerine söylenmiş gibi....Ülker’in aslan payları paylaşılırken en yavanı aslan geçinene kaldı kimse farkında değil. Hayyamın bu gibiler içinde deyişi var... Dedim artık bilgiden yana eksiğim yok/Şu dünyanın sırrına ermişim az çok Derken aklım geldi başıma, bir de baktım:/Ömrüm gelip geçmiş hiç bir şey bildiğim yok... bilmem anlatabildim mi Sayın Canaydın? |
Tuesday, 14 November 2006
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment